|
30 Ocak 2014 Perşembe
AŞKI EN GÜZEL ANLATAN ŞİİRLER...
Duygularını öyle güzel,öyle içten anlatan şairlerimiz var ki...Aşk gerçekten hissedene şiir yazdırıyor.Okuduğum şairlerden en çok Ümit Yaşar Oğuzcan'ın şiirleri yoğunlukla aşk üzerine.Aşkın çeşitli ifadelerini şairlerimizden okuyalım.
29 Ocak 2014 Çarşamba
AŞKI EN GÜZEL ANLATAN YAZARLAR VE ROMANLAR...
Sevgililer günü hazırlıklarımız devam ediyor.Bu günde aşkı en güzel anlatan ve yazan yazarlarımızdan ve en beğenilen kitaplarından bahsedeceğim.Bir kaç tanesini okuyup hayalinizdeki aşkı yaşayabilirsiniz.Bazen acımasız ve zor bir hayat yaşadığımız doğru.Hiç olmazsa sevgililer gününde böyle güzel kitaplar okuyarak kısa bir anda olsa mutluluğun ve romantizmin keyfini çıkarabiliriz.Zor bir günün ardından yapılan bir masajın vücudu dinlendirmesi gibi okuduğunuz bu kitaplarda ruhunuzu canlandıracak.
Aşkı en iyi anlatan yazar olarak ilk sırayı Judıth Mcnaught alıyor.Daha çok tarihi aşk romanları tarzında olan,düklerin-düşeslerin dünyasında geçen,zengin ve yakışıklı erkek karakter ile asi ve çekici kadın karakter arasındaki arzu,aşk ve çekişmeleri anlatan sıcacık romanlar. En beğenilenler;
Diğer yazarımız,Julie Garwood.Onun da romanları Judith'in tarzına çok yakın.Birinden hoşlanan diğerini de sever.En tutulan kitapları;Gelin ve Düğün.
.jpg)
Son çıkan Güllere sor ile Güller ve Gelinler de çok sevildi. Güncel hayata daha yakın ve sinema tadında roman okumak isteyenlere de David Nicholls'u önerebilirim.Kitapları sinemaya uyarlanan yazar aşk ve bağlılık duygusunu öylesine içten anlatıyor ki kitabı bir türlü elinizden bırakamıyorsunuz .Dexter ve Emma benim uzun yıllar unutamayacağım karakterler. Birsoru bir aşk ise son kitabı.
.jpg)
Türk yazarlardan aşkı en iyi anlattığına inandığım bir kaçı;
Nermin Bezmen,Canan Tan,Vefa Enver ve Fatih Murat Arsal
.jpg)
Nermin Bezmen çok tutkulu bir kadın yazar.Onun kitaplarında aşk daha dişi ve daha saldırgan.Aşkı için her şeyi yapan ve aşkı-şehveti -tutkuyu doyasıya yaşayan biraz da cüretkar karakterleri var. Yaşanmış şavaşlar ve zorluklar da konuya yedirilerek harika kitaplar ortaya çıkarıyor.Yakında Kurt Seyt ve Şura dizi oluyor.Kitabı okuyanlar mutlaka diziyi izlemek isteyecektir. Canan Tan ise aşkı daha kırılgan,fedakarlık isteyen ve yüceltilmesi gereken bir duygu olarak anlatıyor.Aşkın sevgiyle içiçe olduğunu hissediyorsunuz.Sizi alev alev yakan değil de içten içe ısıtan bir duygu olduğunu hissediyorsunuz.
Onun "En son yürekler ölür" ve "Piraye"adlı kitapları beni çok etkiledi. Vefa enver ve Fatih Murat Arsal ise yeni nesil yazarlarımız.Vefa Enver,daha muzip,sempatik ve genç kız tavrıyla aşka yaklaşırken,F.Murat Arsal,daha erkeksi ve seksi romanlar yazıyor.Hakimiyeti kadının aldığı romanlar Vefa Enverden,erkeğin aldığı romanlar Murat Arsalden,okuyup yorum yapmak sizden.
Aşkı en iyi anlatan yazar olarak ilk sırayı Judıth Mcnaught alıyor.Daha çok tarihi aşk romanları tarzında olan,düklerin-düşeslerin dünyasında geçen,zengin ve yakışıklı erkek karakter ile asi ve çekici kadın karakter arasındaki arzu,aşk ve çekişmeleri anlatan sıcacık romanlar. En beğenilenler;
Diğer yazarımız,Julie Garwood.Onun da romanları Judith'in tarzına çok yakın.Birinden hoşlanan diğerini de sever.En tutulan kitapları;Gelin ve Düğün.
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
Nermin Bezmen,Canan Tan,Vefa Enver ve Fatih Murat Arsal
.jpg)
.jpg)
Onun "En son yürekler ölür" ve "Piraye"adlı kitapları beni çok etkiledi. Vefa enver ve Fatih Murat Arsal ise yeni nesil yazarlarımız.Vefa Enver,daha muzip,sempatik ve genç kız tavrıyla aşka yaklaşırken,F.Murat Arsal,daha erkeksi ve seksi romanlar yazıyor.Hakimiyeti kadının aldığı romanlar Vefa Enverden,erkeğin aldığı romanlar Murat Arsalden,okuyup yorum yapmak sizden.
28 Ocak 2014 Salı
SEVGİLİLER GÜNÜNE;" ÖZEL EN GÜZEL AŞK FİLMLERİ FRAGMANLARI"
14 Şubat sevgililer günü yaklaşıyor.Aşkın hayatın anlamı olduğuna inananlardan olduğumdan bu güne özel sayfamda bir iki değişiklik yapmak istedim.
İlk olarak o günü sevdiği ile güzel bir film seyrederek geçirmek isteyenlere hazırladım.Bu güne kadar seyrettiğim en güzel aşk filmlerinin fragmanlarını sizin için yayınlıyorum.Beğendiklerinizi şimdiden hazırlayın diye...
İYİ SEYİRLER...
İlk olarak o günü sevdiği ile güzel bir film seyrederek geçirmek isteyenlere hazırladım.Bu güne kadar seyrettiğim en güzel aşk filmlerinin fragmanlarını sizin için yayınlıyorum.Beğendiklerinizi şimdiden hazırlayın diye...
İYİ SEYİRLER...
SERİNİN SON KİTABI:"AVCI VE GÜZEL BİR OH!..."
Melez Sözleşmeleri serisinin son kitabı "Avcı" an itibariyle bitti ve ben güzel bir serinin daha sonuna geldiğim için mutluyum.Serüvenin bol olduğu,hareketin ve heyecanın dozunu hep artırdığı ve her kitapta aşkın doyasıya yaşandığı güzel bir seriydi.Uzun olmasından dolayı zaman zaman olayların fazla dağıldığı anlar olsa da genel itibariyle okuması zevk veren bir seriydi.
Daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi ben 3 ve ya 4 kitaplık serileri daha çok seviyorum.Konu dağılmadan,her karaktere yeterince rol verilerek ve okuyucuyu sıkmadan gelişiyor ve bekleniyor. Seri uzadıkça bıkkınlık ve dikkat dağınıklığı oluyor.Yazarların ve yayın evlerinin buna önem vermesini diliyorum.
Son kitap hakkında fazla yorum yapmak istemiyorum.Kitabın büyüsü bozulmasın.Şu kadarını söyleyebilirim;aşıklarımız ve melezler üzülmeyecek.Çok mücadele ve güzel bir son sizi bekliyor.Yazar kimseyi üzmek istememiş.Entrikadan hoşlanıyorsanız maalesef sevinemeyeceksiniz.Aşıklar,mutlu son daima sizin olacak.
Yeni kitaplarda ve yeni yorumlarda buluşmak dileğiyle...
Daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi ben 3 ve ya 4 kitaplık serileri daha çok seviyorum.Konu dağılmadan,her karaktere yeterince rol verilerek ve okuyucuyu sıkmadan gelişiyor ve bekleniyor. Seri uzadıkça bıkkınlık ve dikkat dağınıklığı oluyor.Yazarların ve yayın evlerinin buna önem vermesini diliyorum.
Son kitap hakkında fazla yorum yapmak istemiyorum.Kitabın büyüsü bozulmasın.Şu kadarını söyleyebilirim;aşıklarımız ve melezler üzülmeyecek.Çok mücadele ve güzel bir son sizi bekliyor.Yazar kimseyi üzmek istememiş.Entrikadan hoşlanıyorsanız maalesef sevinemeyeceksiniz.Aşıklar,mutlu son daima sizin olacak.
Yeni kitaplarda ve yeni yorumlarda buluşmak dileğiyle...
23 Ocak 2014 Perşembe
NİHAYET BİTTİ...KIŞ GÜNLÜĞÜ
Bazen Klasikler ve edebi romanlar okumak farklı bakış açıları yakalamak için güzel oluyor.Her ne kadar daha yavaş ilerlese de yaşanmışlıklar insana gerçek hayatı anlama konusunda yardımcı oluyor.Yıllar geçse de hatta yüzyıllar geçse de bazı ihtiyaçlar ve duyguların hiç değişmediğini görüyorsunuz.
Paul Auster'in Kış Günlüğü de bize 63 yaşındaki bir insanın anıları üzerinden hayatın gerçeklerini anlatıyor.Hangi zamanda yaşarsa yaşasın çocukların yaramazlıkları,annelerin koruyucu içgüdüleri,ergenlerin karşı cinse olan ilgileri,ilk cinsel deneyim korkuları,yaş ilerledikçe gelişen ölüm korkusu ...v.b.gibi duygular hep aynı.Yine tarzlar değişse de moda,müzik ve eğlence,aşk ,para vazgeçilmezlerden.
Sizde 1950'li yıllardan günümüze zamanda ve anılarda yolculuketmek istiyorsanız bu kitabı okumalısınız.
Paul Auster'in Kış Günlüğü de bize 63 yaşındaki bir insanın anıları üzerinden hayatın gerçeklerini anlatıyor.Hangi zamanda yaşarsa yaşasın çocukların yaramazlıkları,annelerin koruyucu içgüdüleri,ergenlerin karşı cinse olan ilgileri,ilk cinsel deneyim korkuları,yaş ilerledikçe gelişen ölüm korkusu ...v.b.gibi duygular hep aynı.Yine tarzlar değişse de moda,müzik ve eğlence,aşk ,para vazgeçilmezlerden.
Sizde 1950'li yıllardan günümüze zamanda ve anılarda yolculuketmek istiyorsanız bu kitabı okumalısınız.
11 Ocak 2014 Cumartesi
O mavi gözlü bir devdi...
Nâzım Hikmet; şair, oyun yazarı, romancı, anı yazarıdır. "Romantik komünist" ve "romantik devrimci" olarak tanımlanır. Siyasi inançları yüzünden defalarca tutuklanmış ve yetişkin yaşamının büyük bölümünü hapiste ya da sürgünde geçirmiştir. Şiirleri elliden fazla dile çevrilmiş ve eserleri birçok ödül almıştır.
Şiirleri yasaklanan ve yaşamı boyunca yazdıkları yüzünden 11 ayrı davadan yargılanan Nâzım Hikmet, İstanbul, Ankara, Çankırı ve Bursa cezaevlerinde 12 yılı aşkın süre yatmıştır. 1951 yılında Türk vatandaşlığından çıkarılıp ölümünden 46 yıl sonra, 5 Ocak 2009 tarihli Bakanlar Kurulu kararı ile bu işlem iptal edilmiştir. Mezarı Moskova'da bulunmaktadır.
Lakabı 'Güzel Yüzlü Şair' veya 'Mavi Gözlü Dev'dir.
Ben bir insan,
ben bir Türk şairi Nazım Hikmet
ben tepeden tırnağa insan
tepeden tırnağa kavga, hasret ve ümitten ibaret…
Ben hem kendimden bahseden şiirler yazmak istiyorum,
hem bir tek insana, hem milyonlara seslenen şiirler.
Hem bir tek elmadan, hem süpürülen topraktan, hem
zindandan dönen insan ruhundan, hem kitlelerin
daha güzel günler için savaşından, hem bir tek
insanın sevda kederlerinden bahseden şiirler yazmak
istiyorum, hem ölüm korkusundan, hem ölümden korkmamaktan
bahseden şiirler yazmak istiyorum.
demiş Nazım Hikmet memleketinden uzakta Moskova’da yaşarken.
O hep şiirler yazdı ve tepeden tırnağa insandı. Memleket hasretiyle yanıyordu yüreği dünya şairinin. O ideolojik kimliğinin yanı sıra bu ülkenin yakın tarihini de anlattı şiirlerinde. Davasının yanı sıra aşklarını, duygularını, özgürlüğü ve birey olmayı da anlattı şiirlerle.
ŞİİRLERDEN ÖRNEKLER...
Şiirleri yasaklanan ve yaşamı boyunca yazdıkları yüzünden 11 ayrı davadan yargılanan Nâzım Hikmet, İstanbul, Ankara, Çankırı ve Bursa cezaevlerinde 12 yılı aşkın süre yatmıştır. 1951 yılında Türk vatandaşlığından çıkarılıp ölümünden 46 yıl sonra, 5 Ocak 2009 tarihli Bakanlar Kurulu kararı ile bu işlem iptal edilmiştir. Mezarı Moskova'da bulunmaktadır.
Lakabı 'Güzel Yüzlü Şair' veya 'Mavi Gözlü Dev'dir.

ben bir Türk şairi Nazım Hikmet
ben tepeden tırnağa insan
tepeden tırnağa kavga, hasret ve ümitten ibaret…
Ben hem kendimden bahseden şiirler yazmak istiyorum,
hem bir tek insana, hem milyonlara seslenen şiirler.
Hem bir tek elmadan, hem süpürülen topraktan, hem
zindandan dönen insan ruhundan, hem kitlelerin
daha güzel günler için savaşından, hem bir tek
insanın sevda kederlerinden bahseden şiirler yazmak
istiyorum, hem ölüm korkusundan, hem ölümden korkmamaktan
bahseden şiirler yazmak istiyorum.
demiş Nazım Hikmet memleketinden uzakta Moskova’da yaşarken.
O hep şiirler yazdı ve tepeden tırnağa insandı. Memleket hasretiyle yanıyordu yüreği dünya şairinin. O ideolojik kimliğinin yanı sıra bu ülkenin yakın tarihini de anlattı şiirlerinde. Davasının yanı sıra aşklarını, duygularını, özgürlüğü ve birey olmayı da anlattı şiirlerle.
ŞİİRLERDEN ÖRNEKLER...
|
|
12 YILLIK ESARET-ÖZGÜRLÜĞÜN ÖNEMİ
Dün seyrettiğim 12 yıllık esaret filmi beni çok etkiledi.Aldığınız bir nefesin bile başkalarına bağlı olduğu bir dünyada yaşamak çok zor.Bir günde tüm varlığınızı ve özgürlüğünüzü kaybettiğiniz de aslında özgür olmanın ne demek olduğunu daha iyi anlıyorsunuz.Filmi bazen ağlayarak bazen kızarak ve çoğunlukla da böyle bir yaşanmış tarih varlığına şaşırarak izledim.İnsan ırkı böyle dönemler yaşamakla hayvanlardan bile daha aşağılık olduğunu gösteriyor.Güya biz,düşünen canlılarız.Akıl ve düşünce sahibi insanlar nasıl böyle işkenceler yapabilir ki.İnsanın insana yaptığını hiçbir canlının yapmayacağına bir kez daha şahit olduğum için çok üzüldüm.
Filmde çok etkilendiğim bir söz var.
"Ben hayatta kalmak istemiyorum,yaşamak istiyorum."
İyi seyirler...
Filmde çok etkilendiğim bir söz var.
"Ben hayatta kalmak istemiyorum,yaşamak istiyorum."
10 Ocak 2014 Cuma
YENİ VE İLGİ ÇEKİCİ BİR SERİ DAHA:BAŞKA BİR DÜNYA
Dex yayınevinden çıkan,Maxime Chattam imzalı bu kitabı başlangıçta tek bir kitap olarak düşündüm ve seri olduğunu anlayınca biraz hayal kırıklığı oldu.Seriler çok uzuyor ve bir noktadan sonra sıkmaya başlıyor.Ama kitabın konusu çok ilginç ve ikinci kitabın da iyi olacağına eminim.
Üzerinde yaşadığımız dünya,ona saygısız davrandığımızı,onu korumadığımızı ve hızla yok ettiğimizi hissederek buna karşı tedbir almaya kalkarsa ne olur?
Yetişkinler,dünyayı yok etmeden dünya onları bir canavara dönüştürse ve yeni bir hayatı ancak çocukların kuracağına inanıp onlara yaşama hakkı tanısa ne olur?
İnsanoğlu doğaya hükmederken birden her şey değişir ve doğa insana hükmetmeye başlarsa ne olur?
Dünyanın yok oluşu veya yeniden varoluşu bir anda bir fırtına ile başlayabilir mi?
İşte bu kitapta Matt ve en yakın arkadaşı Tobias bu soruların cevabını bulmaya çalışıyor.Her ne kadar hayal dünyası olsa da bence gerçeklerden esinlenerek yazılmış,güzel bir kurgu.Bizi biraz olsun geleceği düşünmeye ve doğaya saygılı olmaya çağırıyor.Fantastik macera tarzında olmasına rağmen düşünce dünyasına da hitap eden harika bir kitap.
Yeni kitaplarda ve yeni yorumlarda buluşmak dileğiyle...
Üzerinde yaşadığımız dünya,ona saygısız davrandığımızı,onu korumadığımızı ve hızla yok ettiğimizi hissederek buna karşı tedbir almaya kalkarsa ne olur?
Yetişkinler,dünyayı yok etmeden dünya onları bir canavara dönüştürse ve yeni bir hayatı ancak çocukların kuracağına inanıp onlara yaşama hakkı tanısa ne olur?
İnsanoğlu doğaya hükmederken birden her şey değişir ve doğa insana hükmetmeye başlarsa ne olur?
Dünyanın yok oluşu veya yeniden varoluşu bir anda bir fırtına ile başlayabilir mi?
İşte bu kitapta Matt ve en yakın arkadaşı Tobias bu soruların cevabını bulmaya çalışıyor.Her ne kadar hayal dünyası olsa da bence gerçeklerden esinlenerek yazılmış,güzel bir kurgu.Bizi biraz olsun geleceği düşünmeye ve doğaya saygılı olmaya çağırıyor.Fantastik macera tarzında olmasına rağmen düşünce dünyasına da hitap eden harika bir kitap.
Yeni kitaplarda ve yeni yorumlarda buluşmak dileğiyle...
7 Ocak 2014 Salı
ŞAİR İNCELEMESİ:"ORHAN VELİ KANIK"
Bazen kitaplar arasına sıkıştırılmış şiirleri okumak çok hoşuma gidiyor.Yüzlerce sayfalık bir kitapta anlatılacak bir aşk-nefret-sevgi-korku ,bir iki satırla direkt size ulaşıyor ve sizi etkileyebiliyor.
Bu günkü şairim;Orhan VELİ. Okudukça hayret ettiğim bir şair.Sıradan olayları,günlük hayatı,anlık duyguları bir çırpıda şiir yapıp bizlere sunmuş.Biraz rahat ve pervasız olduğunu düşünüyorum.Bence yaşamayı gerçekten seven ve hayatın tadını çıkarmayı bilen biri.Keşke biraz ona benzeyebilsek.
Size bir kaç şiir örneği vermek istiyorum...
GÜN OLUR
Gün olur alır başımı giderim,
Denizden yeni çıkmış ağların kokusunda
Şu ada senin,bu ada benim,
Yelkovan kuşlarının peşi sıra.
Dünyalar vardır,düşünemezsiniz;
Çiçekler gürültüyle açar;
Gürültüyle çıkar duman topraktan.
Hele martılar,hele martılar,
Her bir tüylerin ayrı telaş!..
Gün olur,başıma kadar mavi;
Gün olur başıma kadar güneş;
Gün olur deli gibi...
BEDAVA
Bedava yaşıyoruz bedava;
Hava bedava,bulut bedava;
Dere tepe bedava;
Yağmur çamur bedava;
Otomobillerin dışı,
Sinemaların kapısı,
Camekanlar bedava;
Peynir ekmek değil ama
Acı su bedava;
Kelle fiyatına hürriyet,
Esirlik bedava;
Bedava yaşıyoruz,bedava.
RAHAT
Şu kavga bir bitse dersin,
Acıkmasam dersin,
Yorulmasam dersin;
Çişim gelmese dersin,
Uykum gelmese dersin;
Ölsem desene!
MAHSUN DURMAK
Sevdiğim insanlara
Kızabilirdim,
Eğer sevmek bana
Mahsun durmayı
Öğretmeseydi.
Bu günkü şairim;Orhan VELİ. Okudukça hayret ettiğim bir şair.Sıradan olayları,günlük hayatı,anlık duyguları bir çırpıda şiir yapıp bizlere sunmuş.Biraz rahat ve pervasız olduğunu düşünüyorum.Bence yaşamayı gerçekten seven ve hayatın tadını çıkarmayı bilen biri.Keşke biraz ona benzeyebilsek.
Size bir kaç şiir örneği vermek istiyorum...
GÜN OLUR
Gün olur alır başımı giderim,
Denizden yeni çıkmış ağların kokusunda
Şu ada senin,bu ada benim,

Dünyalar vardır,düşünemezsiniz;
Çiçekler gürültüyle açar;
Gürültüyle çıkar duman topraktan.
Hele martılar,hele martılar,
Her bir tüylerin ayrı telaş!..
Gün olur,başıma kadar mavi;
Gün olur başıma kadar güneş;
Gün olur deli gibi...
BEDAVA
Bedava yaşıyoruz bedava;
Hava bedava,bulut bedava;
Dere tepe bedava;
Yağmur çamur bedava;
Otomobillerin dışı,
Sinemaların kapısı,
Camekanlar bedava;
Peynir ekmek değil ama
Acı su bedava;
Kelle fiyatına hürriyet,
Esirlik bedava;
Bedava yaşıyoruz,bedava.
RAHAT
Şu kavga bir bitse dersin,
Acıkmasam dersin,
Yorulmasam dersin;
Çişim gelmese dersin,
Uykum gelmese dersin;
Ölsem desene!
MAHSUN DURMAK
Sevdiğim insanlara
Kızabilirdim,
Eğer sevmek bana
Mahsun durmayı
Öğretmeseydi.
6 Ocak 2014 Pazartesi
TESS'DEN GÖLGESİZLERİN TUTKULU DANSI BİTTİ...
Tess Gerritsen,polisiye-macera kitaplarında en sevdiğim yazarlardan biriydi.Ancak son iki romanda tarz değişikliğine gitti.Bu roman da değişiklik daha bariz.Sanırım aşk romanlarının daha çok satıldığı düşüncesiyle biraz maddi verilmiş bir karar.Oysa kendi tarzında gerçekten iyi bir yazar.Hayranı olarak hayal kırıklığı yaşadım doğrusu.Bana biraz kendinden ödün vermek gibi geliyor.Umarım eski Tess geri döner.
Kitabın konusuna gelecek olursak;
Aristokrat bir beyle hırsız bir aileden gelen zeki ve çekici bir bayanın aşkla yoğrulmuş kaçma-kovalamaca öyküsü.Sanat eseri kaçakçılarını yakalayıp kendini temize çıkarmaya çalışan Clea'nın yolu tam bir beyefendi olan Jordan ile çakışır ve olayı birlikte çözmeye çalışırlar.
Aşk ve macera sevenlerin çabucak okuyacağı güzel bir kitap.Yeni kitaplarda ve yeni yorumlarda buluşmak dileğiyle...
Kitabın konusuna gelecek olursak;
Aristokrat bir beyle hırsız bir aileden gelen zeki ve çekici bir bayanın aşkla yoğrulmuş kaçma-kovalamaca öyküsü.Sanat eseri kaçakçılarını yakalayıp kendini temize çıkarmaya çalışan Clea'nın yolu tam bir beyefendi olan Jordan ile çakışır ve olayı birlikte çözmeye çalışırlar.
Aşk ve macera sevenlerin çabucak okuyacağı güzel bir kitap.Yeni kitaplarda ve yeni yorumlarda buluşmak dileğiyle...
4 Ocak 2014 Cumartesi
YENİ YAZAR-YENİ KİTAP"BEN ÖLMEDEN ÖNCE"
Zaman zaman düşündüğümüz;"bu gün hayatta ki son günüm olsaydı ne yapardım?"sorusunun romana dökülmüş hali.Etkileyici ve esprili bir anlatım dili var.Lise hayatının tüm iyi ve kötü yönlerini içeren,gençlik ve arkadaşlık üzerine yazılmış bir çırpıda okuyabileceğiniz güzel bir kitap.
Her gün hayatınızın son gününü tekrar tekrar yaşamak zorunda kalsanız neleri değiştirirdiniz? En büyük kötülük en yakınından mı gelir?Aşk bazen burnunuzun ucundadır ama fark etmezsiniz.Ana fikirleri bu üç cümlede gizli.Beğenenler okusun.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)