İlk olarak zaten en başta DEX yayınevi geliyor.Almak istediğim kitabı ise:YEMİN
Bu kitabın Hem kapağına Hem de konusuna bayıldım.Okuduktan sonra sizde bayılacaksınız :)
Yemin
Kurallar Çiğnenmek İçindir...Burası Ludania, yaşam koşulları zor bir ülke. Toplum, katı sınıflara ayrılmış durumda ve her sınıf kendi dilini konuşmak zorunda.
En küçük bir sınır ihlali, örneğin üst sınıfa mensup birinin gözlerine bakmak bile, anında idam sebebi.
On yedi yaşındaki Charlaina, küçüklüğünden beri her sınıfın dilini anlama yeteneğine sahip; ve bu yeteneğini kendini bildi bileli herkesten saklıyor. Kendini özgür hissettiği tek yer, artık birer uyuşturucu pazarına dönmüş yeraltı klüpleri. Buralarda insanlar baskıcı kurallardan sıyrılıp kısa süreliğine de olsa rahat bir nefes alabiliyorlar.
İşte Charlaina da burada son derece çekici ve gizemli bir gençle tanışıyor, adı Max. Ve Max, daha önce Charlaina'nın hiç duymadığı bir dilde konuşuyor. Charlaina neredeyse sırrını açık etmek üzere.
Onu görer görmez çarpılsa da Max'in hangi tarafta olduğundan bir türlü emin olamıyor. Sık sık yinelenen acil durum tatbikatları birden gerçeğe dönüşüp de şiddet ve vahşet ülkede kol gezmeye başladığında Charlaina'nın yeteneğinin neye hizmet ettiği anlaşılıyor:
Ülkesini zalim bir rejimden kurtarmak.
Zamansız ve mekansız bir üçlemenin ilk kitabı olan Yemin, sınıf gerçekliğini dil üzerinden sembolize ederek katı toplumsal ayrımlara dikkat çekiyor. Karanlık, soğuk ve katı rejimlerin toplumlar üzerindeki baskısını gösterişli ve sürükleyici bir macerayla betimliyor.
İkinci olarak Martı yayınlarından çıkan: Bir yumak mutluluk
İlk kitabı o kadar muhteşemdi ki bitirdiğimde bu yazardan daha çok kitap istiyorum diye çıldırmaya başladım.Ta ki bu kapağı görene kadar.İçimi ısıtacak bir roman o kadar özlemişim ki...Konu:
Bir yumak mutluluk
Kitapları bütün dünyada 140 milyondan fazla satan ve birçok dile çevrilen DEBBIE MACOMBER, yürek ısıtan romanı Küçük Mucizeler Dükkânından sonra yepyeni bir sayfa açıyor. Geçmişte yaşadıklarım bana şunu öğretti: Hepimiz bu dünyaya, hayatımızı en iyi şekilde yaşamak için geliyoruz ve inanın bana, hayat saklanarak, umutsuzluklarla, pişmanlıklarla harcanamayacak kadar kısa. Dertler ve sıkıntılarla boğuşurken her gün, bir öncekinin aynısı gibi görünmeye başlıyor. Oysaki her yeni gün kendi mucizelerini de beraberinde getiriyor. Hem de en beklenmedik anlarda... Doğduğumuz andan itibaren hepimize birer yumak iplik veriliyor; bundan mutluluğun desenlerini örmek ise bizim elimizde BU KİTAPLA KEYİFLİ BİR MOLA VERİP, HAYATIN KARMAŞASINDAN UZAKLAŞACAKSINIZ...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder