NİHAYET GÜZEL BİR TÜRK YAZARLA TANIŞTIM

Kanal D de yayınlanan "Merhamet" dizisi beni konusuyla ve Özgü Namal'ın canlandırdığı "Narin"karakteriyle öylesine dikkatimi çekti ki kitabı okumaktan başka çarem kalmadı.İyi ki de okumuşum.
Narin yaşadığı yüzlerce olumsuzluğa karşı hayata ve okuma çabasına sımsıkı tutunmuş,biraz başına buyruk birazda lafını esirgemeyen cesur bir kız.Onun kadar güçlü bir karakter olmak kolay değil.Ne yazık ki herkesin bir zayıf tarafı oluyor.Onun ki de çocukluk aşkı "Fırat".
Hayata tutunmasında ve İstanbul'u tanımasında en büyük desteği ve kardeşten daha yakın bildiği arkadaşı Deniz'le düzenli bir hayata başlamış olan Narin,Fırat'ın birden ortaya çıkmasıyla altüst olan dünyasını yeniden toparlayabilecek mi? Yoksa Deniz dahil tüm kazandıklarını kaybedecek mi?Bu sorunun cevabını ararken aynı zamanda geçmişe dönüp yaşanan olayları da görerek Narin'i daha iyi tanıyorsunuz.
Diziyi dikkatle seyrediyor ve beğeniyordum ama kitabı okumak bana daha çok zevk verdi.Karakterler,mekanlar ve olaylar öyle canlı ve gerçekçi anlatılıyor ki sahneler kendiliğinden karşınızda beliriyor.Sanki karşınızda Narin'i,Deniz'i,Fırat'ı konuşurken,tartışırken görüyorsunuz. Yaslıhan'ı içinde yaşamış gibi tozuyla çamuruyla hissedebiliyorsunuz.
Kitap ile ilgili tek eleştirim kapağına olacak.Hikayenin bir bölümünde Ümmühan ile Fırat'ın gözlerinin aynı bal rengi hareyi taşıyan kahverengi gözler olduğu ve annesinin deyişiyle kahperengi olduğu söyleniyor.Keşke kitabın bu can alıcı noktasından hareketle bir çift hareli kahverengi göz kapakta resmedilseydi.
Ben Türk yazarlardan Canan Tan ve Nermin Bezmen hayranı olarak yeni bir yazarı daha listeme eklemekten memnunum.
Bu hafta benim için çok verimli geçti.İki harika yazarla tanıştım.Size de tavsiye ediyorum.Yeniliklere açık olun.
Yeni kitaplarda ve yeni yorumlarda buluşmak dileğiyle...