Dan Brown kitaplarını okurken ne kadar cahil ve okuma konusunda zayıf olduğumu hissediyorum.Bu beni üzüyor ama yeni türde kitaplar okumak içinde teşvik ediyor.Yazarın araştırıcı kişiliğine,üstün zekasına ve öngörüsüne hayran kalmamak elde değil.
Bu kitap bir polisiye olmanın yanında kültür ve sanat kitabı olarak ta yorumlanabilir.Hem gizemli bir öykü okuyorsunuz hem de sanat eserlerini tanıyorsunuz.
Hikaye simgebilim uzmanı Robert Langdon'un kendini Floransa'da bir hastanede bulması ve hafızasını kaybettiğini anlamasıyla başlıyor.Kahramanımız hastaneye gelişinden önce yaşadıklarını çözmeye çalışırken bulduğu bir resim onu gizemli yolculuklara ve tehlikeli olaylara sürüklüyor.Olayları çözümlerken ona hastaneden kaçışına yardım eden Dr.Sienna eşlik ediyor.
Kitap oldukça sürükleyici olmasına rağmen zaman zaman anlamakta zorlanıyorsunuz.Bazen de merakınıza yenilip internetin başına geçip araştırma yapma gereği duyuyorsunuz.En azından ben öyle hissettim.Hikayenin geçtiği Floransa ve Venedik şehirlerini ve buralardaki sanat eserlerini araşttırdım.Bir de Dante'yi okuduktan sonra bu kitabı okursanız daha iyi anlarsınız gibime geliyor.
Dediğim gibi,Dan Brown' ı okumak istiyorsanız mutlaka ön hazırlık yapmanız gerek.Hem kurgusu hem de içeriği öylesine dolu ve zekice planlanmış ki hayran kalmamak elde değil.Bir kitabı okurken bir kaç kitabı daha okumam gereğini düşündürdüğü ,sanat ve tarih okumaya ittiği için de ayrıca yazara teşekkür ediyorum.Kalemine sağlık.
Yeni kitaplar ve yeni yorumlarda buluşmak dileğiyle...
Ben de okudukça kara cahil gibi hissediyorum kendimi:)
YanıtlaSil