Bir arkadaşımla Yahudi soykırımı üzerine konuşurken Hitler'in ne kadar acımasız olduğunu ve birçok masum Yahudiyi katlettiğini söyledim. O ise bana herkes gibi objektif olmayan filmlerin,kitapların etkisinde kaldığımı söyledi. Hepsini suçlayamazsın dediğimde bana uzun zaman etkisinde kalacağım bir soru sordu. "Sen hiç bir Yahudi ile tanıştın mı?"
Irk ve din ayrımcılığına karşı biri olarak soruya içerlemediğimi söyleyemeyeceğim. Her zaman insanı insan olarak sevme ve gerekirse yargılama yanlısıyım. Bir Yahudi değilim ve tanımadım da ama arkadaşın her ne ile itham ediyorsa onları, bunu bir topluluğa mal etmek ne kadar doğru düşünmek gerek. Bir de velev ki bu insanlar gerçekten de kötüler, ufacık bir çocuğun gaz odalarında ölüme gitmeyi hak etmesi gerçekten de mümkün mü? Çok üzücü gerçekten. Böyle kindarlaşmak, ayrıştırmak.. :(
YanıtlaSilkatılıyorum. eğer sana,bana bugün hiç bir yahudiyle karşılaştın mı diye sorulabiliyorsa, yarın aynı cümlede o diye bahsi geçen kişi bizde olabiliriz. Ortada bir şey varsa ve iyi yada kötü o şey topluma, ırka,milliyet veya renge mal edilmemeli. kötü olan kötüdür. ve hiç kimse kötülüğü hak etmez bence. birine yapılan kötülüğü, o kişinin hak ettiğini düşünebiliyorsak, kötü olandan ne farkımız kalır ki?
YanıtlaSilGüzel bir soru sormuş :)
YanıtlaSilHiç yadırgamadım malesef bu cevabı. Bu hastalıklı düşünce ülkemizde o kadar yaygın ki. Etkisinde kalınamayacak kadar düz bir mantık yürütmüş. Sokağa çıkın ve bu söylediklerinizi insanlara sorun yarısından bu cevabı alırsınız. Düşünmekten aciz beyinler genelde bir şekilde karşılarına çıkmış bir fikri sahiplenir ve asla geliştiremezler. O söze karşılık vereceğiniz her cevapta yine aynı şeyi tekrarlayacaklardır. Bir Yahudi'den yola çıkarak tanımadığı binlerce Yahudi'nin katledilmesini meşru kılmak korkunç bir düşünce. Hadi bu insanların gerçekten kötü olduklarını düşünelim. Bir çocuk nasıl bir kötülük işlemiştir ki gaz odalarında katledilmeyi hak etsin?
YanıtlaSil